Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu(TİHEK)tarafından"Cumhuriyetin 100. Yılında Türkiye'de İnsan Hakları Sempozyumu" 25-26 EKİM 2023 günlerinde saat 10:00 da Ankara'da bulunan Meyra Palace Hotel'de düzenlendi.
Cumhuriyet'in 100.yılının yaşandığı içinde bulunan yılda Türkiye'de yaşamını sürdüren herkes için insan haklarını korumanın yanında geliştirmek. Türkiye yüzyılından beklentileri projeksiyonları ortaya koymak amacı güden sempozyum,aynı zamanda ilgililere bu alanda çalışma yapanlara ışık tutmak gayesindedir.
Sempozyum saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Müteakiben konuşmalara geçildi. Açılış konuşmasını yapan Prof Dr. Muharrem Kılıç (TİHEK Başkanı ) ana hatlarıyla şunları söyledi.
Turkiye Cumhuriyetinin 100. yılını kutlamada böyle anlamlı günde Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşları ile şehitlerimizi rahmetle anarak sözlerime başlamak istiyorum.
Savaşın insan haklarını ihlal ettiğini görmekteyiz.İnsan haklarının çiğnendiği bir savaş ortamı görüyoruz.
Devletlerin varlıklarının yaşam sürecinde ahlakın, geleneğin var olduğunu görüyoruz.
Kurtuluş mücadelesini gerçekleştiren aziz millet isgalcilere karşı mücadele vermiş eşsiz vatanda var olmayı ilan etmiştir. Cumhuriyetin ilanı medeni haklar ve birçok hakları hayata geçirmiştir. Modern anayasal sözleşmeler büyük önem taşıyor.
Tarihte insan hakları konusunda büyük düzenlemeler olduğu görülmektedir. Kurtuluş mücadelesi verdiğimiz günlerde 1921 Anayasası ile yapılan düzenlemeler gurur veriyor. 1924 hak ve özgürlüklerin korunmasında tarihte yer almış.1934 sadece ulusal değil, uluslararası,birçok ülkeden daha önce kadınlara verilen seçme seçilme hakkı insan hakları açısında önemlidir.Cumhuriyet ve demokrasi es zamanlı kurulması önem arz ediyor 1946 çok partili seçim tarihe geçmiş önem arz etmektedir. Siyasal ve demokrasi alanında önemli yer tutar.Ne yazıkki darbelerle insan haklarının,demokrasinin yara aldığını görüyoruz. Siyasi hayatı,demokratik tarihi sekteye uğratan bu darbelerin hak özgürlükleri de sekteye uğrattığını görüyoruz. En son 15 Temmuz da millet iradesini hiçe sayan bir darbe ile karşı karşıya kaldığımızı söylemek isterim. 1982 Anayasası hak, özgürlüklerin gelişimini engelleyen bir Anayasa olarak görülebiliyor. Bugüne kadar 1982 Anayasası revizyona uğradığı, önemli basamaklar olarak tarihte yer aldı.İnsan hakları anlamında Avrupa Birliğine müracaatta önemli adımlar atıldı.
2016 yılında kurulan TİHEK insan hakları eşitlik anlamında insan haklarının çignenmesini denetleyen bir kurum olarak var olduğunun yanında insan haklarının ve eşitlik hukukunun ihlal edilmesi karşısında kurumsallaşan kurumlarımız da vardır.
Cumhuriyetimizin 100.yılı kutlu olsun.Sabırla dinlediğiniz için teşekkür ederim. Saygıyla selamlıyorum.
Bu konuşmadan sonra konuşan Yılmaz Tunç (T.C. Adalet Bakanı) da ana hatlarıyla şunları söyledi.
Bugün düzenlenen sempozyum için biraraya gelmiş bulunuyoruz. Çok anlamlı gün Cumhuriyetimizin 100.yılını kutlayacağız. Şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum.TİHEK'nun düzenlediği sempozyum insan hakları konusunda bir ışık tutacağını sanıyorum. Sempozyum konusunda ortaya çıkacak görüşler önemli ışık tutacaktır.
Geleneğimiz insan odaklıdır.Çalışmalar ve reformlar temeli insan ve insan odaklıdır.İnsanların haklarını koruyoruz.
Burada tartıştığımız insan hakları yüce peygamberimizin veda hutbesinde yer almıştır. Yani Magna Karta dan daha önce insan hakları olmuştur. Ejdadımıza çok daha önceden insan hakları gelmesine rağmen, Batı yakın zamanda insan haklarını ele almıştır.
Bugün Filistin'in işgalini görüyoruz. Bir yerdeki adaletsizlik her yerde adaletsizlik oluyor.İsrail insan haklarını çiğnemiş ,Dünya seyrediyor, hatta alkışlayanlar var.İnsan hakları bunun neresinde? Modern Dünya yaşananlara gözleri kapalı, kulakları tıkalı.
Sayın Bakan konuşmasının devamında insan hakları ile ilgili kurumları ve yasalarda yapılan değişikliklerı, yeni Anayasanın yapılması gerektiğini ve de yeni Anayasa yapılma çalışması olduğunu belirtti. Reform alanındaki iradenin korunduğunu vurguladı.
Sayın Bakan konuşmasını sempozyumun gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek bitirdi.
Söz konusu sempozyum konuşmalardan sonra oturumlarla devam etti.
ANKARA (UHA) - NECDET CÖMERT
SON YAZILAR