IC İbrahim Çeçen Vakfı’nın Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi'nde verilen gastronomi eğitimine yaptığı kapsamlı yatırım, öğrencilerin mutfak sanatlarındaki teorik bilgilerini gerçek dünya deneyimleriyle bütünleştirmelerini sağlayacak bir Uygulama Mutfağı'nın açılışıyla zenginleştirildi. Bu dönüm noktası, 6 Aralık'ta düzenlenen ve sektör liderlerini öğrencilerle buluşturan bir panelle kutlandı. Etkinlikte gastronomi ve turizm sektörlerinin entegrasyonu ve öğrencilere kariyer yollarını aydınlatacak değerli bilgiler aktarıldı.

Profesyonel mutfak koşullarında eğitim imkanı sağlayacak olan uygulama mutfağı, öğrencilerin özel malzemelerle çalışma becerilerini geliştirmelerine ve mutfak uygulamalarında karşılaşılan zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı olacak modern ekipmanlarla donatılmış durumda.

Kariyere giden yolda ilk durak

7 Aralık'ta başlayan eğitim programı, öğrencilere gastronominin çok disiplinli yapısını öğreterek yemek bilimi ve sanatını sağlık, teknoloji, fen ve sosyal bilimlerle ilişkilendirmeyi amaçlıyor. Böylelikle, öğrencilerin bilimsel ve pratik becerilerinin geliştirilmesi hedefleniyor.

Öğrencilerin sürdürülebilirlik ve geleneksel mutfak bilgisini artırarak, gıda güvenliği ve doğayla uyum içinde çalışabilecek bilinçli şefler olarak yetişmelerinin yanı sıra, mesleki tecrübenin kazandırılması ve eğitim kalitesinin artırılması da projenin temel hedefleri arasında yer alıyor.

Gastronomi dünyası ve sektör için yeni bir soluk

Öğrencilerin gastronomi disiplinleri arasındaki ilişkileri anlamalarına, bilimsel yaklaşımlarını geliştirmelerine ve doğa ile yemek arasındaki bağlantıyı kurmalarına yönelik tasarlanmış olan eğitim içeriğine sahip olan projenin ilk etapta 12 aylık bir süre içinde tamamlanması ve ardından sürdürülebilir kılınması hedefleniyor. Bu süre zarfında, IC İbrahim Çeçen Vakfı, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ve IC Grup Şirketleri'nin iş birliği ile projenin devamlılığı da planlanıyor.

IC İbrahim Çeçen Vakfı’nın bu yenilikçi projesinden mezun olan öğrencilerin, sürdürülebilir gıda ve doğa arasındaki ilişkiyi anlayıp, yöresel mutfakları tanıyarak topluma katkı sağlamaları ve gastronomi alanında üstün başarılar elde ederek sektöre yeni bir soluk getirmeleri öngörülüyor.

İSTANBUL (UHA) - SEZGİN AKKOYUN